Cumhuriyet 13.03.2005
AHMET ARPAD
STUTTGART
STUTTGART
11 Eylül'den bu yana Almanya'daki
sayısız İslamcı kuruluş tam bir ''çıkarma'' yaptı. Süleymancılardan Nurculara,
Rabıta'dan Müslüman Kardeşler'e, Milli Görüş'ten Fethullahçılara... Tümü
de 11 Eylül'ün yarattığı gergin ortamı çıkarları uğruna başarıyla kullanıyor.
Alman yasalarındaki boşlukları çok iyi biliyorlar. Toplumdaki liberal düşünce
yapısından yararlanmasını da hiç çaktırmadan iyi beceriyorlar. Başarılarının
en önemli ''reçetesi'' de takıyye. Kimi zaman ortak çalıştıkları her renkten
politikacı, yerel belediyeler ve kilise adamları destekçileri arasında!
Son birkaç yılın en büyük atılımını Fethullahçılar yaptı Almanya'da. Doksanlı
yılların ortasından başlayarak ülkenin birçok kentine önce genç öğrenciler
yolladılar. Genç nesil ''işadamları'' şirketler kurdular. Bunlar ardından
bir ''hoca'' nın yönetiminde dershaneler açtılar. Buralara çoğu Türk ortaokul
ve lise öğrencisi kabul edildi. Alman okullarının müdürleri ve kent belediyeleri,
hemen hemen bedava verilen bu destek kurslarına tabii ''hayran'' oldu.
Bu aşamaya gelinmesinde Halil Şimşek adlı bir hocanın büyük rolü olmuştu.
Fethullah Gülen' e yakın, çekirdek kadrodan sayılan ve Dr. Necip Hablemitoğlu'
nun Fethullah Gülen Raporu'nda adı geçen Halil Hoca son on yılda Almanya,
İspanya ve İsviçre'deki örgütlenmenin mimarı, başadamı! Stuttgart'taki
başarısız birkaç girişimin ardından onun gelip, çevresine birkaç açıkgöz
üniversite öğrencisini toplamasıyla sonunda bu kentte sağlam bir temel
atmasını becermişlerdi. Hali Hoca da Stuttgart'taki misyonu bitince Ruhr
havzasına, oradan da Madrid'e yollanmıştı. Son 4-5 aydır Zürih'e kurmuş
çadırını...
Stuttgart'a attığı temelin ne kadar sağlam olduğu, geride bıraktığı
adamlarının bundan 6 ay önce dershaneyi özel liseye çevirmesiyle kanıtlandı!
Kurucu genç akademisyenlerin lise açmak için yaptıkları 2 milyon Euro'ya
yakın masrafın kaynağı, ne eyalet eğitim bakanlığının, ne belediyenin,
ne de eğitim müdürlüğünün umurunda! Önce dershaneyi, ardından da liseyi
açarken ayyuka çıkan ''Kurucular Fethullahçıdır!'' iddialarını resmiler
pek önemsemiyor. Kurucular da bu konuyu yazan gazete ve gazetecilere hemen
dava açıyor. Kısa süre önce Stuttgart Belediyesi yabancılar sorumlusunun
''Gülen'e yakın olduklarını biliyoruz, yurtdışından destek geldiğini de
tahmin ediyoruz, ancak kanıtlayamıyoruz'' sözlerini yayımlayan bir Alman
gazetesi, sorumlunun: ''Ben bu sözleri söyledim'' demesiyle dava edilmekten
kurtuldu. Stuttgartlı ''misyonerler'' daha önceki yıllarda da kendilerine
''Fethullahçı'' diyen gazetecilerle araştırmacı uzmanları açtıkları davalarla
susturmuşlardı... Sormuştuk o günlerde: ''Niçin size Fethullahçı denmesini
istemiyorsunuz?'' Öfkeli olmuştu yanıtları: ''Gülen adından rahatsızlık
duyuyoruz. O siyaset yapıyor.'' Fakat eldeki bütün veriler yine de dershane
ve lise açanların Fethullahçı olduğunu kanıtlıyor. Öte yandan Mannheim'da
da lise açma çabaları devam ediyor. Stuttgart yakınlarındaki Nürtingen'de
de örgütleniyorlar. Dört katlı bir binayı satın almışlar bile. Karşı çıkmak
isteyen makamların eli kolu bağlı. Kimine göre Fethullahçı olmalarına karşın
''Hayır, değiliz'' demelerinin tek nedeni, geçmişi ve amaçları bilinen
''dinci baronun'' adamları oldukları kanıtlandı mı, Alman resmi makamlarının
yabancı çocukların eğitimine el atmalarına izin vermeyeceğinden korkmaları.
Geri planda dinci bir liderin ipleri elinde tuttuğu eğitim kuruluşlarına
Almanların göz yummayacağından korkuyorlar. Bu nedenle de ne yapıp yapıp
bugüne dek basın dahil herkesi susturmasını becerdiler. Onları övmek Almanya'da
da serbest. İplerini pazara çıkarıp eleştirmek ise yasak! Biraz inatla
ve dikkatle üzerlerine gittiniz mi tümünün Fethullah Gülen bağlantılı olduğu
apaçık. Örneğin, mayıs ayında Berlin Senatosu salonlarında bir ''Diyalog''
toplantısı yapmayı planlıyorlar. Düzenleyen derneklerden biri Gülen'in
kitaplarını Almanya'da yayımlayan kuruluş. Diğeri de Zaman gazetesi elemanlarıyla
Stuttgart'ta lise açanların ortaklaşa kurduğu bir dernek. Berlin'deki toplantının
konuşmacıları Hocaefendi'nin Abantçıları! Aralarına birkaç Almanla bizim
Cem Özdemir' i de katmışlar. Almanya Federal Meclisi Başkanı Wolfgang Thierse'
den de bu toplantıyı himayesi altına almasını istemişler. Kabul edeceğinden
hiç şüpheniz olmasın.
www.ahmet-arpad.de
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder