Cumhuriyet 05.12.2010
STUTTGART
AHMET ARPAD
AHMET ARPAD
Berlin Tarih Müzesi'ndeki "Hitler
ve Almanlar" adlı sergiyi iki ay içinde 150 bin meraklı izledi. Daha açıldığı
gün girişteki upuzun kuyruklar, salonların kalabalıklığı sergiyi düzenleyenleri
çok şaşırtmıştı. Yayımlanan kalın katalog da çok değerli bilgi ve ilginç
fotoğraflar içeriyor. İkinci Dünya Savaşı'nın bitiminden bugüne 65 yıl
geçmesine karşın Hitler ve yandaşları gündemden inmiyor. Avrupa'da 40 milyon
insanın ölümüne neden olan savaş niçin Almanya'dan çıkmıştı, Hitler ve
Nasyonal Sosyalistler niçin bu ülkede kısa sürede kabul görmüştü, Alman
halkı 1933 ile 1945 arasında yapılanlara niçin ses çıkarmamıştı? İşte şu
sıralar Berlin'de on binlerin akın ettiği sergi bu sorulara yanıt bulmak
isteyen ilk büyük girişim. Bu sergiyle hemen hemen aynı günlerde Alman
Dışişleri Bakanlığı'nın yayımladığı 900 sayfalık bir inceleme kitabı da
ülkede taşları yerinden oynattı. Naziler döneminde Dışişleri Bakanlığı'nın,
özellikle Yahudi soykırımındaki çalışmalarıyla Hitler'in en büyük destekçilerinden
biri olduğu, Adenauer'den bu yana başa geçen her hükümet tarafından bir
sır gibi ta 2005 yılına kadar gizlenmiş! Bundan beş yıl önce emekli bir
bakanlık memuru tarafından dikkati çekilen dönemin Dışişleri Bakanı Fischer'in
isteği üzerine başlatılan zor çalışmalar sonunda halktan saklanan gerçekler
kısa süre önce yayımlanan bu kitapla su yüzüne çıktı.
Almanya'nın geçmişini sorgulayanlar
hep sorar, Hitler niçin vatanı Avusturya'da değil de, Almanya'da başarıya
ulaşmıştı? Yitirilen Birinci Dünya Savaşı sonrasında özellikle, 1920'li
yıllarda Almanlar aç ve işsiz gezerken Yahudi tüccarların karaborsadan
servetlerine servet kattıklarına inananlar artar. Tüzüğünde "Yahudi tehlikesiyle
savaşmak" yazan "Alman Halkını Koruma Birliği"nin üye sayısı iki yıl içinde
beş binden yüz seksen bine fırlar! İşte tam da o günlerde Hitler, Alman
topraklarına ayak basar. Kafasından geçenler için ortam çok uygun, toplum
hazırdır. Nasyonal Sosyalist ideolojiyi insanlara kabullendirmek için bundan
daha iyi bir fırsat bulunmaz. Hitler, 1 Eylül 1923'te General Ludendorff'la
birlik olup aşırı sağcı Alman Savaş Birliği'ni kurar. 9 Kasım 1923'te Münih'te
darbe girişiminde bulunur. Ancak girişimi başarılı olmaz ve darbeciler
tutuklanır. Hükümet darbesi girişimi ile devletin güvenliğini tehlikeye
soktukları için Leipzig'deki Devlet Mahkemesi'ne çıkarılmaları gerekmektedir.
Bu suçun da cezası idamdır. Ancak Bavyera eyaletinin Adalet Bakanı Franz
Gürtner, yasaları çiğneyerek davanın Münih'te görülmesini sağlar. Çünkü
Hitler'e darbe girişiminde destek verenler Bavyera'da politikaya damgalarını
vurmuş kişilerdir. Nasyonal Sosyalist ideolojiye yakın olduğu bilinen başyargıç
Neithardt'ın kararı 5 yıl hapis olur. Yakındaki Landsberg Cezaevi'nde kendisine
özel bir hücre verilen Hitler, burada "Kavgam" adlı kitabının ilk cildini
kaleme alır ve 9 ay sonra da aniden serbest bırakılır.
Çıkar çıkmaz aşırı sağcı ve Nasyonal
Sosyalist NSDAP'yi yeniden kurar. Hitler "Kavgam" ile Alman toplumuna ideolojisini
aşılarken özellikle şunun üzerinde durur: "Yahudi her zaman için bir parazittir,
zararlı bir mikrop gibi yayılır..." Adolf Hitler 1933'te seçimle başa geçer.
Almanya artık Führer'ine kavuşmuştur! Sosyalistler ve komünistler toplama
kamplarına atılırken, Yahudiler dışlanıp yurtlarından edilirken, sinagoglar
yakılırken çoğunluk susar. Kitaplar ateşe atılırken üniversitelerde profesör
ve öğrenciler alkış tutar. Edebiyatçılar, bilim insanları sadece Yahudi
oldukları için ülkeden kovulurken halk sesini çıkarmaz. Hitler ve şürekâsı
Avusturya'ya el koyarken, Polonya'ya saldırırken, tüm Avrupa'ya kafa tutarken
ve 6 milyon Yahudiyi gaz odalarında öldürürken Alman toplumunun kılı bile
kıpırdamaz. Hiçbir şey tepeden inme olmamıştır, o günlere otuz-kırk yılda
gelinmiştir. Alıştıra alıştıra. Adolf Hitler hazıra konmuştur! Çünkü o
dönemde Almanya'da birilerine bir "Hitler" gerekliydi.
www.ahmet-arpad.de
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder