Cumhuriyet 06.04.2008
AHMET ARPAD
STUTTGART
STUTTGART
Toplumsal sorunları büyük bir hızla
artan Almanya'da milli gelirin yüzde ellisine nüfusun yüzde onu sahip!
Endüstri ülkeleri arasında Almanya "aile ve eğitim fakiri" listesinde birinci
sırada. Yoksul aile çocuğu sorunlu yetişiyor, sağlıksız büyüyor, okulda
başarılı olamıyor, sorun dolu kötü bir gelecek onu bekliyor. Sabahları
kahvaltı etmeden evinden çıkıyor, annesi yanına bir dilim ekmek bile veremiyor.
Bundan bir süre önce Stuttgart'ta okul müdürleri eyalet eğitim bakanlığına
ve kent belediyesine karşı 'ayaklandılar'. Fakir çocukların çoğunlukta
olduğu okullarda öğle yemeği verilmesini talep ettiler. "Gittikçe daha
çok karnı aç öğrenci derslere giriyor" diyen müdürlerin tepkisi başarıya
ulaştı, yeni ders yılının başlamasıyla 80 okulda dar gelirli ve fakir aile
çocukları sadece bir Avro karşılığında öğle yemeği yiyebilecekler. Mercedes'in,
Porsche'nin, Bosch'un doğum yeri Stuttgart, Almanya'nın "yaşanmaya değer
varlıklı kentleri" listesinde birinci sırada. Giderek daha çok modern bina
yapılırken, dev bir fuar alanı kurulurken, yeni yeni yollar, tüneller açılırken,
kent istasyonunun yeraltına indirilmesine, demiryolu güzergâhının toptan
değiştirilmesine, tepeleri delerek kent havaalanına daha hızlı bir trenle
bağlanmasına 10 milyar Avro'dan fazla harcanırken Stuttgart'ın okullarında
çocuklar karnı aç derslere giriyor. Sorunun üzerine giden eğitimciler başarılı
oldu. Ancak onlar da biliyor ki, bu girişimleri fakirliğin çözümü değil.
Ve bu fakirlik tüm Almanya için geçerli. Gittikçe artıyor, hem de çok hızlı
bir şekilde. Zenginle fakir arasındaki uçurum gittikçe derinleşiyor, ülkede
resmi verilere göre 6 milyon çocuk fakir ailelerde yaşıyor. Toplumdaki
zengin-fakir ayrımı eğitimde de kendini gösteriyor. Her çocuk istediği
okula gidemiyor, zengin öğrenci fakir öğrenciden uzak duruyor. Fakir insan
yalnız bırakılıyor, toplumdan koparılıyor. Almanya'da açlık sınırında yaşayan
anneler çocuklarını öldürüyor. 2007 yılında tam 22 bebek ve küçük çocuk
doğar doğmaz ya da daha beş yaşına gelmeden yaşama veda etti. Bu cinayetleri,
çoğu kez tek başına kalmış, çalışmayan, doğumdan sonra hızla artan sorunların
altından kalkamayan, çevresinin ilgilenmediği genç anneler işliyor. Akrabalar,
komşular, okul, gençlik daireleri yavaş yavaş gelen bu faciaları nedense
fark edemiyor. Çocukları koruyan yasalar yetersiz, reformlar gerekli. Ancak
çoğu kez fakirlikten kaynaklanan bu gibi trajedileri, çıkarılacak yeni
yasalar da pek önleyemez. Nedenler daha derinlerde yatıyor. Ve olan çocuklara
oluyor!
www.ahmet-arpad.de
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder