Cumhuriyet Dergi
05.04.2009
HEIDELBERG
AHMET ARPAD
Ujian'e her sabah sebze getiren adam
yolda karşılaştığı bir tanışı ile çeneye daldığı için geç kalmıştı. Ujian,
yüzünü kafesinin parmaklıklarına dayamış onlara bakıyordu. Adamın elindeki,
içi sebze ve meyve dolu sepet ağzını sulandırıyordu. Az ötede duran adamların
koyu sohbeti bitecek gibi değildi. Birden arkalarından gelen ıslık sesiyle
irkildiler, başlarını çevirip, ıslığın kimden geldiğine baktılar. Görünürde
kimseler yoktu. Çeneye devam ettiler. Fakat yine bir ıslık! Onlara ıslık
çalan, sabırsızlanmaya başlamış olan Ujian'dı. Heidelberg hayvanat bahçesindeki
bu sansasyon olay geçen yılın ağustosunda gerçekleşmişti. O günden bu yana
on dört yaşındaki dev orangutan Ujian keyfi yerinde oldu mu kendi kendine
ıslık çalıyor. Bakıcılarının söylediğine göre bu arada tekniğini de düzeltmiş.
İnsan elinde büyütülmüş olduğu için niyeti onların dikkatini çekmekmiş.
Bakıcıları denemiş, içi ceviz, fındık ve kuru üzüm dolu kapları gördü mü,
sevincinden hemen ıslığa başlıyormuş. Çocukluğunu Stuttgart hayvanat bahçesinde
geçirmiş olan Ujian, dünyada ıslık çalmasını beceren üç orangutandan biri.
Şu sıralar ABD'nin İowa eyaletindeki Great Ape Center'in uzmanları onun
ıslığı üzerine kafa yoruyor...
Heidelberg'e gelip de Neckar nehri
kıyısındaki tarihi kente tepeden bakan sarayı ve mahzenindeki bir zamanlar
220 bin litre şarap alan dünyanın en büyük fıçısını görmemek olmaz. Parkının
ağaçları altında Goethe sık sık oturur, aşağılardaki Neckar vadisini seyredermiş.
Sarayın önündeki alan her zamanki gibi turist dolu. Japon gruplar çoğunlukta.
Asya'nın bu hep gülümseyen insanları cıvıl cıvıl. Upuzun bir limuzin yaklaşıyor,
az ötede duruyor. Beyaz tuvaletli bir Japon gelin iniyor.
Heidelberg turizm bürosu Japonlara
saray kilisesinde düğün düzenliyor. Mendelssohn'un düğün marşı dışarılara
taşıyor. Dağ treni ile indiğimiz kentin sokakları da Japon dolu. Rehberlerinin
peşinden koşar adım gidiyorlar. O sokaktan bu sokağa, tarihi yapıların
önünden hızla geçiyor, kilisenin çabucak fotoğrafını çekiyorlar. Rehberlerin
işi kolay, grupları ne kadar büyük olursa olsun tek turist kaybolmuyor.
Japonlar neredeyse "bitişik nizam" geziyorlar!
İki saatlik Heidelberg turlarının
son durağı tarihi taş köprü. Arka planda saraylı bir Heidelberg panorama
fotoğrafı. Oradan da dosdoğru hediyelik eşya dükkânı "Unicorn"a. Heidelberg'e
gelen Japon turistleri, Alman dükkânlarına yüz vermiyorlar, yüzde 20 pahalı
da olsa, sadece kendi dükkânları "Unicorn"dan alışveriş ediyorlar! Onların
pek zamanı yok. Bir haftada Avrupa: Londra, Paris, Amsterdam, Roma! Heidelberg
ve Münih (Japonlar için Old Germany). Kent yüzyıllar boyu bütün dünyadan
akademisyenleri, sanatçıları, edebiyatçıları çekmiş. Şimdi her yıl 800
bin turist otellerinde konaklıyor, üç buçuk milyon insan günübirlik Heidelberg'i
ziyaret ediyor.
Ilık bir bahar gününde pazar alanındaki
çeşmenin önünde oturmuş genç, dalgın dalgın gitarının tellerine vuruyor.
Belki güzel havayla keyiflenen Ujian de şu sıra yine ıslık çalmaya başlamıştır.
Söylendiğine göre aynı gruptan 20 yaşındaki dişi orangutan Puan da şu sıralar
ıslık çalmayı denemekteymiş...
www.ahmet-arpad.de
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder