Cumhuriyet, 2 Ekim 2022
ZÜRİH – Ahmet Arpad
Almanya – İsviçre sınırındaki Schaffhausen'de oturuyor dostumuz. Eski bankerlerden, on iki yıl önce emekli oldu. Arada sırada Zürih'e giderken şöyle bir uğruyor, kahvesini içip çene çalıyoruz.
Bizim Stuttgart'ı iyi tanır. Ne de olsa 1990'lı yıllara kadar işi gereği sık sık gelmişti. İstanbul'u, Türkiye'nin doğusunu da iyi bilir; uzun yıllar önce birlikte Erzurum – Kars – Van arasındaki, doğası olağanüstü yöreyi gezmiştik. Geçenlerde yine bir uğradık ona. Oturduk Ren Şelalesi manzaralı büyük terasına, çene çaldık, ancak bu kez hemen kalkamadık, sohbetimiz uzadı. Geç kaldık Zürih Gölü yakınlarındaki randevumuza, Schindellegi'deki tanışların akşam yemeğine zor yetiştik. Havadan sudan derken futbola, oradan Dünya Kupası'na, ardından da politikaya geçtik. Yaşlı dost bir an: "İsviçre'de çok Alman var", deyince dikkat kesildim. Son yıllarda kulağıma bu konuyla ilgili kimi açıklamalar gelmişti, medya da konuya, daha doğrusu soruna, sık yer ayırmaya başlamıştı. Bir de onun ağzından dinleyeyim dedim. "Daha ne kadar Alman gelecek?"
İlk sözleri: "On yıl önce iki yüz bin Alman sınır ötesinde yaşayıp sabah İsviçre'ye çalışmaya gelir, akşama da yine Almanya'daki evine dönerdi" oldu. "Günümüzde bu insanların sayısı üç yüz yirmi bini buldu! Evet okuduklarım, duyduklarım doğruysa üç yüz binin üzerinde Alman da sürekli İsviçre'de yaşayıp çalışıyor. Ancak bu sayının 2021/2022 yıllarında düşmeye başladığı da biliniyor. Son zamanlarda Avrupa'da yaşanan krizler İsviçrelilerle Almanların birbirleriyle pek anlaşamaması nedenlerinden biri. Viyana İktisat Fakültesi'nin St. Gallen Üniversitesi'yle yaptığı ortak bir araştırma başka bir gerçeği de oraya çıkardı. Gittikçe daha çok Alman işyerinde ve günlük yaşamda ayırımcılık yaşıyor, kiralık ev bulmakta zorlanıyor. Halk girişimleri ülkeye yabancı girişini sınırlandırmak istiyor. Araştırmaya katılan Almanların yüzde seksen beşi günlük yaşamda karşılaştıkları, kimi zaman hakarete kadar varan saygısızlığın nedeninin Alman olmalarında yattığına inanıyor.
Yaşlı dostun anlattığına göre sağ eğilimli İşviçreliler son yıllarda: "Daha ne kadar Alman gelecek? diye homurdanmaya başlamış. Ekonomi uzmanları ise şunu itiraf ediyor: "İsviçre ekonomisine katkıları büyük." Sadece doktorlar, mimarlar, otel elemanları yeğlemiyor güney komşuyu. Kilise adamından medya mensubuna hemen hemen her meslek dalında Alman "işçiler" var İsviçre'de. Konu duyarlı, bir akşamüstü sohbetiyle halledilecek gibi değil! Zürih Gölü'nün yamaçlarındaki Schindellegi'de yemeğe bekleniyoruz. Schaffhausen'deki yaşlı dosta veda edip gaza basıyoruz. Birkaç saat sonra leziz peynir fondüsünün ardından İsviçreli - Türk dostlarımızın terasında şaraplarımızı yudumlayıp Zürih Gölü'nü seyrederken bir an için İstanbul'u düşünüyorum. Akşamın bu saatinde ışıl ışıl göl nasıl da Beylerbeyi tepelerinden görünen Boğaziçi'ni andırıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder